Aile içi iletişimde yaşanan sorunlardan bir tanesinin de, aile üyelerinin
birbirlerine yeterince zaman ayıramamasıdır.
Son dönemlerde aile içi problemlerle
ilgili görüşmelerim daha bir arttı… En çok şikayet edilen konu ise eşlerin
birbirleri ile görüşmemeleri, küsmeleri ve iletişim kurmamaları… Hatta bir
danışanım eşinin kendisiyle yıllardır konuşmadığını ve aile içinde bu olayın
çocuklara da yansıdığını ifade ediyordu… Görünen o ki artık insanlar
birbirlerini anlamada, karşılıklı duygu paylaşımında ve birbirlerini
yönlendirmede etkinliklerini yitirmişler.
Duygu ve düşünce alışverişinin olmadığı
ortamlarda kişilerin birbirlerini anlamaları mümkün değildir.
İletişimin olmadığı yerlerde başkalarını
küçük görme, kendi haklarını koruduğu gibi eşinin haklarını korumama, eşine
saygı duymama, duygu, düşünce, inançlarını doğrudan, içtenlikle anlatmama,
tutarsızlık ve kararsızlık, çevresiyle uyumsuzluk ve tartışma gibi problemler
oluşur. Bu problemler beraberinde kişinin ailesine ve eşine karşı
yabancılaşmasına, yeni arayışlara ise yönelmesine neden olur. Baba işyerin deki
arkadaş gruplarıyla, anne kadınlar arasındaki gruplarla, çocuklar da arkadaş
gruplarıyla iletişim kurmayı yeğlemekte, his ve düşüncelerin paylaşımı da aile
dışına taşınmaktadır.
Çünkü insanlar iletişim kurmadan
yaşayamazlar.
Ev içerisinde zayıflayan iletişim
oluşturduğu olumsuz hava ve yarattığı doyumsuzluk nedeniyle evdeki her bireyin
davranışına yansıyarak aile içi gruplaşmalarına da yol açmaktadır.
Anne oğul, baba kız veya çocuklar arası
koalisyonla anne babaya karşı cepheleşme eğilimleri ortaya çıkmaktadır. Bu
durum, iletişimi büsbütün bozmakta, sosyal rolleri de sertleştirmektedir.
Televizyon ve internetin de
hayatımızdaki fonksiyonu incelendiği zaman günümüzde teknolojik iletişim aracı
olmaktan çıkıp yuva yıkmaya kadar giden evlilik sorunlarına sebep olabileceği
görülmektedir. Chat hastalığına tutulan kişilerin evliliğini sonlandırmak
zorunda kalmaları da bir başka vakıa…
Sanal alemden zamanla vazgeçemeyen
kişilerin yüzde 35-40'ı, geçmiş dönemde eşleri tarafından küçük ya da büyük
ihanete uğramış hanımlar. Yaşadıkları hayal kırıklığını unutamadıklarından,
sanal âlemde tanımadığı erkeklerle sohbet ederek eşinin yaptıklarına ‘güya'
karşılık veriyor. İlk zamanlar ‘nasıl olsa verdiğim bilgiler yanlış, oradaki
ben değilim ki!' dese de ucundan kıyısından girdiği sanal dairenin içine
zamanla dahil oluyor, çoğu zaman da yaşadığı zaman ve mekandan kendini
soyutluyor.
Yapılan araştırmalar aile içi iletişimde
yaşanan sorunlardan bir tanesinin de, aile üyelerinin birbirlerine yeterince
zaman ayıramaması olduğunu gösteriyor.
Bununla birlikte görüşmelerim sonunda
ailenin içinde bulunduğu maddi problemin ya da aileden herhangi birinin alkol
kullanması da aile içi problemlere neden olmakta ve huzursuzluğu
körüklemektedir.
Şunu hiçbir zaman unutmayalım ki kendisinden
kaçmayı gerektirecek kadar büyük hiç bir sorun yoktur. Sana kazandıracaklarına
ihtiyacın olduğu için sorunları ararsın. Sadece kısa süreli duygusal
gerginlikleri değil uzun süreli çatışmaları çözmek de, yaşamın önemli bir
parçasını oluşturur. Peki, çatışmayı çözebilecek değişik yollar ne olabilir?
* Öncelikli olarak sorunun kaynağının ne
olduğunu bulmak gerekir. çatışmanın nedeni üzerinde kafa yormalı ve bu konuda
kendimizi nasıl hissettiğimizi belirlemeliyiz.
* Sorun öğrenildikten sonra aklımıza
gelen çözüm önerilerini belirlemeli ve konu ile ilgili birçok çözüm önerileri
ortaya koymalıyız. çözüm önerilerinin iyi ya da kötü, mümkün ya da değil gibi
süzgeçlerden geçirmeden olduğu gibi ortaya koymak gerekir. önemli olan sorunla
ilgili olabildiğince çok sayıda çözüm yolunu bir liste halinde ifade etmektir.
* Daha sonra her çözüm yolunu
değerlendirerek, bu çözüm yollarının her biriniz açısından ne ifade ettiğini
tartışacaksınız. Bu aşamada kişilerin dürüstçe düşüncelerini ifade etmeleri
önemlidir.
* Bütün çözüm yolları konuşulduktan
sonra her ikinizi de en çok tatmin edecek kararı vermek gerekir. Bu karara
ulaştıktan sonra çözümün ne anlama geldiği bir kez daha her iki kişi tarafından
ifade edilir.
* Karara varılan çözüm yolunun
ayrıntılarını da konuşulmalıdır. Burada ayrıntılardan kastedilen, çözüm
uygulamaya konduğunda her iki tarafça ne gibi uyarlamalar ve ayarlamalar
yapılması gerektiğinin konuşulmasıdır. çözüm bir planlamayı gerektiriyorsa
hemen planlamaya başlayın.
* Son olarak da bir çözümün gerçekten
uygulanabilir ve uygulanamaz olduğunu denemeden anlamak zordur. çözümü bir süre
uyguladıktan sonra gözden geçirmek üzere bir araya gelmekte büyük fayda var. Bu
durumdan sonra çözüm tarzında bazı değişiklikler önerilebilir. Hatta öyle bir durum
olabilir ki çözümü her iki taraf tatmin edici bulmayıp yeniden gözden geçirmek
gereği duyulabilir. önemli olan sorunun altında ezilmek yerine her iki tarafı
da hoşnut edecek bir çözüme ulaşıncaya kadar yaratıcı bir biçimde sorunla
uğraşmak yapıcı çözüm önerileri getirmektir. Zaten anlatılan tüm bu bilgiler
yerine geldiğinde ilişkiler daha yapıcı olacak ve karşılıklı olarak birbirini
anlama söz konusu olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.